
Tarihî Belirsizlik ve Kaynakların Niteliği
Hz. Ali ile ilişkilendirilen meşhur kılıçlara dair elimizdeki bilgiler büyük oranda sözlü gelenekler, daha sonra yazıya geçirilmiş menkıbeler, minyatür tasvirler ve sonraki yüzyıllarda yapılmış replikalardan gelir. Orijinal bir “Hz. Ali’nin kılıcı”nın fiziksel ve kesintisiz bir belge olarak günümüze ulaşmadığı; farklı dönemlerde farklı kılıçların, sembolik olarak Ali’ye atfedildiği hatırlanmalıdır. Bu nedenle kılıç üzerinde “ne yazdığı” sorusuna kesin, tek bir yanıt vermek mümkün değildir — birçok yazı ve kitâbe daha sonradan, özellikle kılıcın manevi ve siyasi önemini vurgulamak için eklenmiştir.
En Yaygın İfade: «لا فتى إلا علي لا سيف إلا ذو الفقار»
Hz. Ali’ye atfedilen kılıçlarla ilişkilendirilen en bilinen Arapça ifade “لا فتى إلا علي لا سيف إلا ذو الفقار”dır. Türkçeye genellikle “Ali’den başka yiğit yoktur, Zülfikar’dan başka kılıç yoktur” veya “Yiğit Ali’den başkası yok, kılıç da Zülfikar’dan başkası değildir” şeklinde çevrilir. Bu söylem, Ali’nin cesaretini ve Zülfikar (veya genel anlamda onun kılıcının) benzersizliğini öven bir övgü cümlesidir; yazının kılıç üstüne işlenmesi kılıca sembolik bir otorite ve kutsallık atfetme amacı taşır.
Diğer Kitâbeler: Dini İfadeler, Dua ve İsimler
Zülfikar ve Ali temalı replikalarda sıkça rastlanan diğer kitâbeler arasında “بسم الله الرحمن الرحيم” (Bismillâhırrahmânirrahîm), “لا إله إلا الله محمد رسول الله” (şehâdet) veya kısa dualar, “يا علي” (Ey Ali) gibi çağrılar bulunur. Bazı eserlerde ayrıca “Hasbiyallâhu” benzeri kısa ilahi ifadeler veya sahibin uğuru için yazıldığı iddia edilen tılsım niteliğinde sözler yer alır. Hat sanatı kullanılarak farklı üsluplarda (kufi, sülüs vb.) işlenen bu metinler hem estetik bir süsleme hem de taşıyıcılarına manevi koruma sağladığına inanılan yazılardır. Ancak hangi ifadenin hangi nesnede yer aldığı büyük ölçüde replikayı yapan zanaatkârın tercihine ve dönemin inanç pratiklerine bağlıdır.
Sembolik, Mezhepsel ve Kültürel Yorumlar
Kılıç üzerindeki yazıların yorumu mezhepsel çerçevede değişiklik gösterir. Şiî gelenekte Hz. Ali’ye ve Zülfikar’a yüklenen mistik ve hukuki anlamlar (velayet, imamet, hakikat) nedeniyle kitâbeler daha çok Ali övgüsü ve kutsal çağrılar şeklinde yoğunlaşır. Sünnî kaynaklarda ise benzer ifadeler tarihsel kahramanlık anlatısı veya ahlâkî övgü bağlamında yer alabilir. Halk inançlarında bu yazılar zamanla bereket, koruma veya muska işlevi de kazanmıştır; bu sebeple bir kılıç üzerindeki metin yalnızca sözcüklerin anlamı değil, ona atfedilen kültürel güç ve hikâye ile birlikte okunmalıdır.
Günümüzde Okuma, Doğrulama ve Çeviri Önerileri
Eğer belirli bir kılıç fotoğrafı veya kılıç üzerindeki metnin görseli varsa, net bir transkripsiyon ve paleografik değerlendirme yapmak mümkündür. Yazının tam anlamını, hat üslubunu ve olası sonradan eklemeleri ayırt edebilmek için yüksek çözünürlüklü görüntü ve mümkünse uzman paleograf/epigraf yorumuna başvurulmalıdır. Genel olarak karşınıza çıkacak metinlerin çoğu Ali övgüsü, İslami ifadeler veya kısa dualardır; en sık rastlanan ve en belirleyici ifade ise “لا فتى إلا علي لا سيف إلا ذو الفقار” cümlesidir. Kesin tercüme ve tarihsel bağlam için nesneye ait envanter, replikayı yapan usta bilgisi veya müze konservasyon raporu en güvenilir kaynakları oluşturur.